Anadolu Haberler - Türkiye ve Dünya'dan En Doğru Haber Kaynağı  - Son Dakika Haberler, Türkiye Gündemi haberleri
HV
29 NİSAN Pazartesi 06:35

Cumhur İttifakı Karabük'te 3-0 Alabilirdi, Ancak Şimdi Zor

Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili katıldığı Karabük Net Haber canlı yayınında Ergün Başkaya’nın sorularını yanıtladı.

GÜNCEL
Giriş Tarihi : 06-05-2023 11:49
Cumhur İttifakı Karabük'te 3-0 Alabilirdi, Ancak Şimdi Zor

Başkan Vergili açıklamasında; “Bizimde bazı anket çalışmaları elimize geçiyor. Karabük’te seçimlerin görünüşü o kadar iyi değil.

verilecek. Böyle bir şeyi Karabük hala kabullenemedi.

Karabük’te Cumhur ittifakı olarak seçime gidilseydi eğer 3-0 olurdu. Fakat şu an 3-0 olması zor. Karabük’te Tayyip Bey 100.000’e yakın oy alacaktır. 22 senede Karabük’te bu oyu koruyabilmek çok büyük bir başarıdır. Ama Adalet ve Kalkınma partisi en az 30.000 oy aşağı alacak. Bu da şu demek Karabük Cem Şahin’i ret ediyor, üvey evlat demek yani. Cem Şahin Karabük’te hiçbir zaman Milletvekili olarak kabul görmeyecektir. Yaklaşık 1 aydır seçim çalışması yapıyorlar. Fakat Cem Şahin’in Karabük’le ilgili hiç bir vaadi yok. Sürekli olarak ellerinde bir kâğıt kalem işe alınacakların listesini yapıyorlar. Kardemir’e işe alacağız diye de açıklama yapıyorlar. Yakışmayacak şekilde. Kardemir kimsenin babasının yeri değil. Kardemir eleman alacaksa teknik elman alacaktır. Böyle Milletvekilli adaylığı mı olur. Bir gün 600 kişi işe alacağız diye açıklıyorsunuz, ertesi gün 800 kişi diye açıklıyorsunuz. Ne zaman alacaksınız seçimden sonra. Biz Karabük’te birinci parti olursak alırız. Böyle bir şey var mı? Bizde ittifak ortağıyız. Sen tek başına nasıl adam alacaksın oraya. Cem Şahin gelecek daha dün bir bugün iki gelip siyaset yapacak. Ne üzerinden siyaset yapıyor işe adam almak üzerinden siyaset yapıyor. Cem Şahin Karabük’te siyaset yapamayacaktır. Çünkü babasından siyasetin kurallarını öğrenmemiş. İlk önce bir kere babandan siyasetin kurallarını öğren. Ondan sonra siyaset yap.

Karabük seçime hazır değil. Karabük bu şekilde seçim yapmamalıydı. Karabük’te artık kim olursa olsun hesabıyla oylar Bir gün Mehmet Ali Bey bana Kent Meydanında bir törende Karabük’ün kaç tane mahallesi var diye sordu. 28 mahallesi var dedim. Biraz sonra Karabük’ün 27 mahallesi yok mu dedi. Bende Kılavuzlar Mahalle oldu Mehmet Bey dedim. Cem Bey Karabük’te kaç tane mahalle olduğunu biliyor mu? Geldiği zaman öğrendi mi? Ya da Eflani’de Eskipazar’da ne olduğunu biliyor mu? Milletvekili olacak kişi Karabük’ün merkezinden olmasına gerek yok ki. Eskipazarlı olur, Eskipazar’ı iyi bilir. Yeniceli olur, Yenice’yi iyi bilir. Karabük bir bütün.

Kardemir’de bugün bir sendika toplantısı oluyor. Bizi neden davet etmiyorlar. Yunus Değirmenci neden hata üstüne hata yapıyor. Neden hep birlikte hata yapıyorlar. Yunus Değirmenci Cumhur ittifakına mı oy isteyecek, Adalet ve Kalkınma partisine mi oy isteyecek. Biz Cumhur ittifakı olarak, Tayyip Beye oy veriyoruz. O sadece Adalet ve Kalkınma partisine oy istiyor. Cumhur ittifakına oy istemek farklı, Adalet ve kalkınma partisine oy istemek farklı. Biz şu anda her yerde Cumhur ittifakına oy istiyoruz. Ama Milletvekilliğinde kendi partimize istiyoruz.

Orada eğer bir yönetim değişikliği olursa maaşını alamazsınız imasında bulunuyor. Bu özel sektörde uygulanılacak, konuşulacak bir konu değildir. Tayyip Bey devlette çalışan memurlara çıkıp dese ki; “ben gidersem maaşlarınızı alamazsınız” dese bir propagandadır. Fakat Yunus Değirmenci’nin burada böyle bir şey yapmaya hakkı yok. Çünkü kendisi Kayserili ama burası kayseri değil. Bizim için her şey para değil. Bizim için önce insanlık.

Benim Genel Başkanım burada ne dedi; “Tayyip Beye oy verin, Cumhur ittifakının yanındayız dedi”. Cem Şahin’e oy mu verin dedi yani. Şu anda beni kimse eleştiremez. Benim Tayyip Beyin aleyhine bir konuşmam olmadı. Bende Tayyip Beye oy vereceğim. Çünkü benim Genel Başkanım bana bu şekilde talimat vermiş. Ben bunu daha tartışmam bile. Tayyip Bey hata yapmış, yapmamış ben bunları konuşmam bile. Ama Cem Şahin’i ben kabul etmiyorum. Başkası kabul ederse eder. Bunu da Karabüklülere söylüyorum. Ben yapamadım, ben yaşlandım benim oğlum yapsın böyle bir şey yok. Bul bir adam yapsın. Mehmet Ali Bey Milletvekili adayı olsa bizim söyleyecek bir sözümüz yok. Şu anda bile ben Karabük’te Mehmet Ali Şahin’den başkasını aday olarak kabul etmem. Oğlu ne demek. Bu insanları aşağılamak, küçük görmektir. Adalet ve Kalkınma partililerin Cem Şahin’e oy vermeleri ayıptır. İttifak olarak tepkini gösterip gel Milliyetçi Hareket Partisine oyunu ver. Sonuçta bizde ittifakın ortağıyız. Bugüne kadar hiç Karabük siyasetinde yeri olmamış, hiçbir cenazede, hiçbir bayramda görmediğimiz tepeden inme bir adam göndermişler.

Ahmet Dönmez Beyi teamül yoklamasını yapıp parti seçti. Benimde bu yüzden itirazım yok. Yoksa bende itiraz edip Murat Orhan Beyi birinci sıraya yazın derdim. Biz ilk önce seçim kazanabilecek bir adaya bakarız. Cem Şahin’in seçilmesi garanti biz garantiyi konuşuyoruz. Cem şahin üçüncü sırdan olsa zaten bunlar konuşulmaz ki. İkinci sırada bile olsa konuşulmaz.

Karabük Milletvekillerinin benimle uyum içerisinde çalışıp, çalışmaması benim için fark etmez. Hiçbir zaman da fark etmedi. Uyum İçerisinde çalışırken uyum içerinde çok güzel çalıştık. Uyum içerisinde çalışmazlarken de ben devlet iğle uyum içerinde çalıştım. Hiç Milletvekili umurumda değil. Benim için önemli olan devlet ile uyum içerisinde çalışmam. Belirli bir dönem FETÖ’nun baskılarını çok fazla hissettik. Mehmet Ali Beyle de bir dönem anlaşamadım. Bana Dünyanın laflarını söyledi. Çok Ağır laflar söyledi. Büyüğümüzdür, siyaseten söylenen sözlerdir dedik. Ben devlet ile hiçbir zaman ters düşmedim. Şu an benim Milletvekilleri ile aram iyi olacak diye bir şey yok. Benim partimin şu an Adalet ve Kalkınma Partisi ile çalışması gayet iyi. Hiç benim Milletvekili ile bir şey yapmama gerek yok. Benim orada Genel merkezim var. Ne söylersem yaptırırım. Benim Genel Merkezim varken, benim işimi Cem Şahin mi yapacakmış.

Aynı şeyi Cumhuriyet Halk Partisi 1. Sıra Milletvekili adayına da söylüyorum. Ama ben şu anda Cumhur ittifakının bir ortağı olarak konuşuyorum. Benim Cumhuriyet Halk Partisine ne kadar etkim olabilir. Orada da Abdullah Bey, Bayram Bey, Erdoğan Bey çalışmışken, birisi gelip tepeden aday oldu. Cumhuriyet Halk Partisinin ki Adalet ve Kalkınma Partisininkinden çok daha iyi. Ben Mehmet Ali Beyin yerinde olsam. Oğlumu Karabük’e Milletvekili adayı olarak yollarken düşünürüm. 1989 senesinde Karabük’te Ticaret ve Sanayi odası seçimi var. Kamil Güleç Bey aday. Arkadaşlar bana gelip dediler ki; “Kamil Güleç’in karşısına aday ol ve sen Ticaret ve Sanayi odası başkanı ol dediler.” O zamanlar benim yaşım 28-29 Nazım Çapraz büyüğümüze gidip bunu söylediğimde, sana böyle bir şey yakışmaz dedi. Mehmet Ali Bey söyleyemedi mi? Oğlum bize böyle bir şey yakışmaz diye. Neyi konuşup, neyin tartışmasını yapacaklar. Birileri bunları söyleyemiyor diye, bende bunları söyleyemeyecek miyim? Benim kabullenip, kabullenmemem şahsıma ait bir şeydir. 1 yıl içerisinde yapacağım çok iş vardı bu yüzden Milletvekilli adaylığını düşünmedim. Mesela halk otobüsü işini çözemezlerdi. Bazı şeyleri eksik olarak bırakıp gitmek istemedim.

Biz öncelikle izin için Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına müracaat ediyoruz. Biz direk Cumhurbaşkanlığından böyle bir izin isteyemeyiz zaten. Biz Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına şu işleri yapmak için izin verin diyoruz. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı uygun görürse bunu Cumhurbaşkanlığına yolluyor. Uygun görmezse de geriye ret ediyor. Bizim bağlı olduğumuz bakanlık Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığıdır. Uygun gördü ve Cumhurbaşkanlığına yolladı. Sonra aylarca Cumhurbaşkanlığında durdu ve ret geldi. Bize söylenen şuydu;  “Bu Cumhurbaşkanlığının rutin bir yazısıdır ret edilir. Ama birileri devreye girerse buna evet denir.” Mehmet Ali Beye durumu anlatmamıza rağmen yine de ret geldi. Bunların hiç birisinin önemi yok. Cumhurbaşkanlığı makamının bizde yazısı var. Ben size vereyim yayınlayın. Bunda bir problem yok. Fakat iç yazışmaların dışarıya yansıtılması var. Biz bunları FETO döneminde gördük. Strateji Daire Başkanlığından onay makamına verilen cevap kağıdının fotoğrafını sen internet sayfanda yayınlıyorsun. Benim gazeteciyle falan işim yok zaten, ben bunun servis edenin bulunmasını istiyorum. Bu yazıyı kim verdiyse sorumlu odur. Yoksa benden yazıyı istese makam onaylı yazıyı ben veririm. Biz bu işi neden yaptık. Biz bu işin doğrusunu yapalım dedik. Ben 15 yıllık Belediye Başkanıyım. Bu işlerin nasıl yapılacağını bilmeyen birisi değilim. Sana birisi şirket bağışlar. İster şartlı bağış olur, ister şartsız bağış. Sende bunun mecliste kararını alır, onaylarsın. Şirketi kullanmaya başlarsın. Sana da kimse bu konuda bir şey diyemez. Böyle yüzlerce şirket, yüzlerce de Sayıştay kararı var. Ben şirketi kurdum, bugünde meclisten geçirdim. Birine ihtiyacım var mıymış?

Karabük’te Milletvekilleri olsaydı ben bu battı-çıktıları yapmazdım. Mesela Mehmet Ali Şahin Bunların hepsini yaptırabilirdi. Ben bunları yapmak mecburiyetinde değildi. Ama bunları ben yapmasaydım bunlar 50 sene daha yapılmazdı. Siyasetçiler bunu 50-100 sene daha yaptıramazdı. Karabüklülerde trafik sıkıntısı çekerdi. Eğer balık pazarının orada ki battı-çıktıyı yapmasaydık. Karabük’ün hiçbir zaman bu trafiği boşalmazdı. Karabük’te yeterli siyasetçiler olsa7ydı bizde bunları yapmazdık.

Otobüslerimiz 15 güne kadar kısmı bir şekilde başlar. 1 ay içerisinde de hepsini hallederiz. Dolmuşçu esnafına da yeniden haber yolladım. Gelin bu işin içine girin sonradan mağduriyet yaşamayın diye. Onlardan da cevap bekliyorum. Onlarda gelirse ortak çalışacağız. Bu şirket içersin de iki konu vardı. Biri ulaşımdı. Diğeri de işletmeydi.

Belediyeye bağlı şirketler için alınacak personel konusunda Cem Beye yetişemeyiz. Biz öyle elimizde kağıtla gezip 600 kişi alıyoruz, yarın 800 kişi alıyoruz diyemeyiz. Yeteri kadar personel alınır. Hiç kimsede öyle torpille alınmayacaktır.

Kardemir’in siyasete alet edilmesinin bir anlamı yok. Ben 15 senedir siyaset yapıyorum. 3 kerede aday oldum. Ama gidip de Kardemir’de siyaset yapmadım. Orası bir iş yeridir. Onların hiç birini zor duruma sokmadım. Hatta geçtiğimiz bayramda Milliyetçi Hareket Partisi bayramlaşmaya gitmek istedi. Bende gitmeyin dedim. Adalet ve Kalkınma Partisi gitse bile siz yine de gitmeyin dedim. Biz hiçbir zaman Kardemir’de siyaset yapmadık. Fakat her zamanda Kardemir’in yanında olduk. Birileri de gelip Kardemir üzerinden ucuz siyaset yapıyor.

Milliyetçi Hareket Partisinden Milletvekili çıkarmak için elimizden geleni yapıyoruz. Şu an ki anketlerin inanılacak tarafı kalmadı. Dışarıdaki insanları hiç tartamıyorsun. Karabük’te görünen 3 tane parti var. Adalet ve Kalkınma partisi, Cumhuriyet Halk partisi ve Milliyetçi Hareket partisi 3 parti arasında geçen bir seçim olacak. Dördüncü bir partinin iddiası yok. Sonuç olarak Tayyip Bey 100.000 Adalet ve Kalkınma partisi de 70.000 altında oy alırsa çok büyük zevk alırım seçimlerden.

Benim siyasi geleceğim diye bir şey yok. Benim burada partimin geleceği diye bir şey var. Gençlerimizin geleceği var. Biz burada bunu düzenlemeye çalışıyoruz. Ben Milletvekili olmuşum o kadar önemli değil. Ben bu seçimlerde aday olsaydım, çok iddialı bir seçim yapardım. Milletvekili olursam ne olacak sanki en fazla bir kırmızı pasaportum olacak olmasın. O kadar önemli değil. Ben buraya devletin kaynaklarından faydalanmak için gelmedim. Öncelikle Milliyetçi Hareket partisinin Karabük’te yine belediyeyi alabilmesi için bir aday bulacağız. Ben Belediye başkanlığı için aday olmayı pek düşünmüyorum. Artık gençlerin gelmesi lazım.  Tabi partimin de burada seçim kaybetmesini istemiyorum. Bir aday bulup yolumuzu devam edeceğiz. Sonra yine milletvekilliği seçimleri gelecek yine iddialı olacağız. O zaman Milletvekili adayı olur muyum olmaz mıyım onu da bilmiyorum. Ben Karabük’te çok güzel işler yaptım. Düşünceleri çok değiştirdiğime inanıyorum. Zaten önemli olan insanların düşüncelerini değiştirebilmektir. Verdiğimiz sözleri de yerine getirmek çok önemli ki insanlar hayal kırıklığına uğramasın. Bern hiç kimseyi hayal kırıklığına uğratmadım. Ne söylediysem yapmaya çalıştım, yaptım. Elimden gelen her şeyi yaptım. Eksiklerimiz olsa da yapamadığımız bir şey kalmadı. Pandemi döneminde hiçbir şey yapamadık. Belki de o dönemde en çok işi yine biz yapmışızdır. Arkasından ekonomik kriz. Ekonomik krizde kimse ihale yapamadı.

Verdiğim sözlerin en az iki mislini yaptım. En az 7 mahallenin tamamının su tesisatı değişti. Bütün asbest borularının tamamı değişti. Bunlar benim seçim vaatlerimde var mıydı? Bunların çoğu benim seçim vaatlerimde yoktu. Doğal gazı Karabük’te %90 dağıtım yaptırdık. Kolay kolay bu işin altından kimse kalkamaz. O yüzden içim rahat” dedi.

 

Salih DarıcıSalih Darıcı

Salih Darıcı Haberleri, Köşe Yazıları,Yorumları Şanlıurfa Birecik

YORUMLAR