Kahramanmaraş, Hatay, Malatya, Adıyaman ve Şanlıurfa'da gerçekleşen depremler, ülke çapında başınımızı ağrıtıyor. Bu depremler, Türkiye'nin deprem kuşağında bir ülkede olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Ancak depremin neden olduğu yıkımlarla baş etmek sadece hükümler olmamalıdır. Bizler de toplum olarak elde edebileceğimiz yapmalıyız.
Öte yandan Şanlıurfa'da yaşanan sel felaketi, bölgemizde yağmurun ne kadar çok zarar verebileceğini bir kez daha gösterdi. Sel felaketi hem maddi hem de manevi varlıklarıma büyük zarar veriyor. Bu nedenle, sadece deprem değil, sel felaketinin de önüne geçmek için gerekli tedbirleri almalıyız.
Sırf deprem ve sel gibi doğal felaketlerden değil, gıda ve tüm yaşamın geçtiğindeki fahiş fiyat artışından da muzdaripiz. Bu fiyat dizileri, özellikle dar gelirli ailelerimizin bakımı. Bu nedenle, devletler için gerekli önlemlerin alınması gerekiyor.
Ayrıca, seçmenler, 2023 yılının en önemli tartışma kararlarından biri olan seçimler için hazırlığa başlamış durumda. Seçimler, ülke hedefleri ve gelecek için büyük önem taşıyor. Bu nedenle, seçmenlerin bu yargıları, görüşleri ve önerileri dinlenmelidir.
Son olarak, ramazan sevgiliyiz. Ramazanın içerdiği manevi manevi de unutmamak gerekiyor. Bu nedenle, ramazan kutlamalarının getirdiği barış, sevgi ve merhamet kültürünü de yaşatmalıyız.